Son Yılların Yaşanan En Kurak Kışına Nasıl Önlem Alırız?

Published by Kübra Yurttaş on

Kuraklık, yağışın uzun yıllar ortalamasından daha az gerçekleşmesi ile ortaya çıkan ve herhangi bir zamanda ve yerde meydana gelebilecek olan doğal bir iklim olayıdır. Günümüzde karşılaştığımız küresel ölçekte en büyük sorunlardan birisidir ve fiziksel, doğal çevre, kent yaşamı, ekonomi, teknoloji, tarım ve gıda ve sağlık olmak üzere hayatımızın her aşamasını etkilemektedir.

İçinde bulunduğumuz 2023 yılı için de uzmanlar son yılların en kurak mevsimini yaşadığımızı, benzer bir ocak ayı geçirmediğimizi söylüyor. Farklı illerden bir yıl arayla çekilen fotoğraflar ise gözler önüne seriyor.

Bir yıl arayla iki farklı kış yaşıyoruz!

Kuraklığın etkilerini ilk olarak tarımda görüyoruz. Bitkiler için suyun önemini biliyoruz; bitkiler için yıl içerisinde yağan toplam yağıştan ziyade büyüme dönemlerinde, kök bölgesinde var olan su önemlidir.

Bitkilerin çıkış ve gelişme döneminde ihtiyaç duydukları suyun toprakta bulunamaması tarımsal kuraklık olarak adlandırılmaktadır. Tarımsal kuraklığın olumsuz etkilerini azaltmak ancak kuraklık gerçekleşmeden önce alınacak tedbirler ve kuraklığın yaşandığı dönemlerde yapılacak doğru planlamalarla mümkündür. Yağışların devamlılığını sağlayıp su miktarını istenilen seviyede tutmak elimizde değil ama var olan suyumuzu toprakta tutmak ve yarayışlı hale getirmek elimizdedir. Bahsettiğimiz şey “su tutma kapasitesi”.

Su tutma kapasitesi; drenaj sistemi iyi çalışan bir arazide toprağın tutabileceği en fazla su miktarıdır. Su tutma kapasitesi yüksek topraklarda, önemli verim artışı sağlanabilir ya da kurak iklim koşullarında üretimdeki zarar indirgenebilir.

Bu haftaki blog yazımızda toprağın su tutma kapasitesini arttırarak tarımda kuraklık etkilerini azaltan hümik asitten bahsedeceğiz. Hümik asit, humusun en aktif maddesidir. Toprağın verimliliği de bu madde ile doğru orantılı şekilde belirlenmektedir. Faydalarını sıralayacak olursak; 

  • Toprağın yapısını düzelterek, kil mineralleriyle birleşip toprağı tanecikli bir yapıya getirir.
  • Toprağın havalanma özelliği arttığından, köklerin havalanmasını sağlar, kök gelişimini hızlandırır ve kuvvetlenmesini sağlar.
  • Kendi ağırlığının yaklaşık 20 katı kadar su tutabildiğinden, toprağın su tutma özelliğini arttırır. Su miktarını dengeler, bitkinin kuraklığa karşı direncini arttırır, kurak bölgelerde verimi yükseltir.
  • Toprak rengini koyulaştırdığından, güneşten yararlanma özelliğini arttırır.
  • Hücre bölünmesini hızlandırdığından, bitkilerin gelişmesine ve hızla büyümesine yardımcı olur.
  • Meyvelerin hücre duvarı kalınlığını arttırır, depolanma süresinin uzamasına ve raf ömrünün artmasına yardımcı olur. Böylelikle ürünler daha kaliteli, besleyici ve sağlıklı olur.

Bu bilgiler ışığında Agrovisio platformundan; aynı bölgede, aynı üründe ve kuru tarım koşullarında üretim yapılan tarlaların hümik asit kullanımını sonrası su durumunu değerlendireceğiz.

Agrovisio olarak verdiğimiz online destek ve tavsiyelerimizle çiftçilerimizin, üretimin destekçisiyiz. Tabi tavsiyelerimizi dinlemek ya da kulak arkasına atmak çiftçilerimizin vereceği karar. Vereceğimiz örnekteki çiftçilerimizin hümik asit kullanımını yaptığımız online görüşmeler ve mobil uygulama üzerinden mesajlaşmalarımızla teyit ettik.

Resim1 – Hümik Asit Kullanılan Tarla

Resim1′ de tarlasını hümik asit uygulaması yapan kullanıcımızı görüyoruz. Edirne-Keşan bölgesinde, kuru koşullarda buğday yetiştiriciliği yapan çiftçimizin tarlasını, su stresi indeksimiz ile görüntülüyoruz. Sağ tarafta, kutucuk içinde görünen lejanttan da anlaşıldığı gibi koyu mavi renk su stresi yaşanmayan alanları, açık mavi stres başlangıcını ve turuncu alanlar yüksek su stresini göstermektedir.

Kuraklığı derinden hissettiğimiz 7 Ocak 2023 tarihindeki görüntüyü incelediğimizde çiftçimizin tarlasında genel anlamda bitkinin su stresi yaşadığı hatta yer yer yüksek stresin olduğunu görmekteyiz.

Resim2 – Hümik Asit Kullanılmayan Tarla

Resim2′ de ise yine Edirne-Keşan bölgesinde fakat farklı bir mahallede, kuru koşullarda buğday yetiştiriciliği yapan çiftçimizin tarlasını aynı indeksimiz ile görüntülüyoruz. Bu tarlaya ait aynı tarihli görüntüyü incelediğimizde çiftçimizin tarlasında büyük oranda yüksek stres yaşandığını görmekteyiz.

Üretimi etkileyen birçok çevresel etken olduğunun farkındayız. Ama bölge, bölgedeki toprak çeşidi ve yapısı, sulama koşulları, yetiştirilen ürün özellikleri gibi büyük etkenleri baz aldığımızda ve iki resmi karşılaştırdığımızda hümik asitin bitki bünyesindeki suya etkisinin büyük olduğunu görmekteyiz. Çiftçilerimizin üretimini sezon boyu takip ederken mahsul verimindeki etkisini de göreceğimizi düşünüyoruz.

Sizler de iletişim adreslerimizden bize ulaşın; sorunlarınıza beraber çözüm üretelim, en yüksek verim almanız için çalışalım.

Tarlanız karlı, ürününüz bol, kazancınız bereketli olsun ⛄

REFERANS

https://dergipark.org.tr/tr/pub/marucog/issue/474/3912

https://www.iha.com.tr/haber-son-yillarin-en-kurak-kisi-iki-fotograf-arasindaki-fark-kurakligi-gozler-onune-serdi-1139015/

https://www.ntv.com.tr/turkiye/son-yillarin-en-kurak-kisi-yasaniyor-bir-yil-arayla-iki-farkli-kis,eBW-QuQZYkuzNdsSPIY9dQ

https://arastirma.tarimorman.gov.tr/ttae/Sayfalar/Detay.aspx?SayfaId=73

Categories: Genel

0 Comments

Leave a Reply

Avatar placeholder

Your email address will not be published. Required fields are marked *